|
Resim kaynak: https://dusunbil.com/author/dusunbilportal/ |
SOKRATES'İN SAVUNMASI
Hukuk öğrencilerine
üniversitelerde kaynak olarak okutulan ya da okutulması gereken ilk kitaplardan
biri Platon'a ait Sokrates'in mahkemede
yaptığı savunmasını yazdığı bu
kitap olsa gerek.
Vakti zamanında benim de elime geçen, okurken içerisinden gereken notları aldığım ve "taşın gediğine oturtulması gerektiği yerlerde" sıklıkla kullandığım başucu kitabıdır.
Geleneksel anlamda antik felsefe iki döneme ayrılmaktadır: Sokrates’ten önce (Sokratik öncesi) ve Sokrates’ten sonraki dönem. Bu dönemin başını da Sokrates'in öğrencisi olan Platon ve onun da öğrencisi olan Aristotales (Aristo) çekmektedir.
Sokrates’ten önce gelenler doğa hakkında nasıl bilgi sahibi olunabileceği ile kafa yorarlarken, Sokrates, insanların birbirlerine nasıl davranması gerektiği ile ilgilenmektedir. Günümüzde bu ahlak felsefesinin ilgi alanındadır.
Sokrates, "bilge" olarak adlandırılan insanlardan tutun kendini en aptal kabul eden insanlara kadar, dinleyen herkesle bu konularda konuşmuştur. Sokrates’e göre "bilgelik" okuyarak öğrenilen bir erdem değildir. Ona göre, kimse bilgeliği kazanamaz, çünkü "bilgelik" erdemli davranmanın bir sonucu olarak ortaya çıkar ve "erdem" ise her durumda doğru hareket etmek demektir.
Burada ise kitabı tümünü tanıtacak değilim, onu zaten sizler satın alabilir ya da pdf dosyaları internette her yerde mevcut, bulup okuyabilirsiniz. Ben yalnızca okurken hoşuma giden bölümlerden biraz alıntılar yaparak konuyu tamamlamaya çalışacağım.
Bu arada Sokrates'in akıbeti hakkında aklımda kaldığı kadarıyla "savunma" sını mükemmel yapmış olsa da, "yine malum işler yüzünden"1 idam cezasına çarptırıldığını ve idam edilmeden önce zehir içerek intihar ettiğini de hatırlatayım dedim.
"Ey insanlar! Aranızda en bilgesi, Sokrates gibi
bilgeliğinin gerçekte bir hiç olduğunu bilendir"
"(...)bir ata benzeyen devleti yerinden oynatmak için, Tanrının musallat
ettiği benim gibi bir at sineğine kolay kolay bir halef (yerine) bulamazsınız,
ben Tanrının, devletin başına musallat ettiği bir at sineğiyim, her gün her
yerde sizi dürtüyor, kandırıyor, azarlıyorum; peşinizi bırakmıyorum. Benim gibi
bir kimseyi kolay kolay bulamayacaksınız; onun için, size kendinizi benden
yoksun bırakmamanızı tavsiye ederim."
"(...) bütün hayatımda; özel olsun, genel olsun, bütün hareketlerimde hiç
değişmedim, öğretilerimi lekeleyenlere de başkalarına da, doğruluktan
ayrılarak, alçakçasına boyun eğmedim."
”Onur bir yana, Atinalılar, yargıca yalvarıp yakararak
kişinin kendini bağışlatması doğru bir şey değildir; tersine, yargıcı
aydınlatmak, inandırmak gerektir. Çünkü yargıç doğruluğu bir bağış gibi vermek
için değil, doğru olarak karar vermek için bulunuyor orada. Görevi kendi
dileğine uymak, gönlünü hoş kılmak değil, yasalara göre yargılamaktır.
"(...)zengin,
fakir, herkes bana sorabilir, cevap verebilir, sözlerimi dinleyebilir; fakat
bundan sonra, o kimse iyi yahut kötü bir insan olmuş, her ikisini de bana
yüklemek haksızlık olur, çünkü ben ona ne bir şey öğrettim, ne de öğreteceğime
söz verdim. Bir kimse benden başkalarının işitmediği, ayrı bir şey öğrendiğini
veya işittiğini ileri sürerse, biliniz ki, yalan söylüyor."
Dipnot:
1 Meletos'un “Sokrates kötü bir insandır: yeraltında, gökyüzünde olup bitenlere karışıyor, eğriyi doğru diye gösteriyor, bunları başkalarına da öğretiyor.”iftiraları ile mahkemeyi kandırması,
Kaynaklar: